Türkü ve arabeskten operaya uzanan yol

Bülent Bezdüz, Mersin Devlet Opera ve Balesinde baş solist. Sanatçı yıllarca türkü ve arabesk şarkılar söylemiş biri olarak opera ile köprü kurmanın zor olmadığını anlatıyor.

1967 yılında Ankara’da 8 çocuklu bir ailede doğan Bülent Bezdüz, 15 yaşında bağlama çalıp, türkü söyleyerek müzik hayatına ilk adımını attı. Hayatı Napoliten şarkılar dinlemeye başlayınca değişti ve operaya yöneldi.

Kızı Sesim Bezdüz Brüksel Kraliyet Konservatuarında keman, oğlu Doğaç Bezdüz ise Sofya’da Bulgar Üniversitesi’nde piyano eğitimi aldı.

Gazi Üniversitesi Müzik Eğitimi bölümünü bitirdi ve şan eğitimini de Polonyalı tenor Roman Werlinski’den aldı. Sanat hayatı Devlet Çoksesli Korosu ve Mersin Devlet Opera ve Balesi’nde korist olarak devam etti. Fransız Kültür Bakanlığı bursu ile Marsilya Sahne Sanatları Okulu’nda master yaparken Paris Şan Yarışması’nda da 2. oldu. Londra Senfoni Orkestrasıyla birlikte canlı olarak kaydedilen Berlioz’un LesTroyens ve Verdi’nin Fasltaff kayıtlarıyla üç ayrı Grammy ödülünün de sahibi.

İlk sahne çalışması ise, Verdi’nin “La Traviata” operasındaki Alfredo canlandırmasıyla oldu. Çardaş Prensi operasıyla da solistlik kariyerine başladı. Mozart’ın LucioSillaile operasıyla da İngiltere, İrlanda ve Danimarka’da sahne aldı. Mozart’ın “ LucioSilla” adlı eserinde başrol oynayarak, İngiliz Kraliyet Operası “ CoventGarden” da sahneye çıkan ilk Türk oldu. İstanbul Devlet Operası temsillerinde ve Uluslararası Aspendos Opera Festivali’nin de önemli isimleri arasında yer aldı.

Bezdüz, İstanbul Devlet Operası temsillerinde ve Uluslararası Aspendos Opera Festivali’nin önemli isimleri arasında.

TÜRKÜ VE ARABESK

‘’Opera izlemek biraz tiyatro merakı, biraz da müzik sevgisi ile çabuk gelişebilen bir alışkanlıktır” diyen Bezdüz, yıllarca türkü ve arabesk şarkılar söylemiş biri olarak opera ile köprü kurmanın zor olmadığını anlatıyor. Keman öğretmeni Reyhan Bezdüz ile evli olan Bülent Bezdüz’ün çocukları da sanatçı.