Yetimhaneden çocuk sahiplenilir mi? Evlat edinilen çocuğa nasıl yaklaşılmalıdır?

Çocuklar sağlıklı bir birey haline gelmesi için aile sıcaklığı ve ebeveynlerin sevgisine muhtaçtır. Dolayısıyla evlat edinirken bu bakış açısı daima göz önünde bulundurulmalı ve evlat edinilecek çocuğun psikolojik olarak ayrımı yapılmalıdır. Evlat edinilecek çocukla ilk tanışma için uzmanlar yapılması gerekenleri açıkladı. Yetimhaneden çocuk sahiplenilir mi? Evlat edinilen çocuğa nasıl yaklaşılmalıdır?

Yetimhanedeki çocuklar sadece kendileri için psikolojik sıkıntıları yoktur ayrıca koruyucu ve sahiplenici aile üzerinde de somut zorluklardır. Böyle bir çocuğa daha fazla emek ve özen gösterilmesi gerekmektedir. Benzer bir duruma düşmüş bebek yada çocuğun tam teşekkürlü gelişimini tamamlayabilmesi için onun gelişimini etkileyecek süreçleri ve faktörlerin öğrenilmesi gerekmektedir.

Yetimhaneden alınan çocuğun kişilik gelişimine bakılırken, ilk olarak çocuğun yaş farklılaşmasına karşı dikkat edilmesi gerektiğidir. Bu konu aslında tam anlamıyla çocuğun yaşına bağlı olarak gelişimine normal süreçte nasıl devam ettiğinin analiz sonucudur. Bununla birlikte sahiplenecek ailenin gelişimsel analiz sonucunun da bir uzman tarafından bakılması ve değerlendirilmesi gerekmektedir. 

3 YAŞINA KADAR EBEVEYN BAKIMI OLMAYAN ÇOCUKLAR

Git gide artan yetim ve öksüz çocuk durumu, günümüzün en büyük problemleri arasında yer almaktadır. Bununla birlikte vefat eden ebeveynler dolayısıyla da bebeğin ya da çocuğun yetimhaneye gelmiş olabileceği akıllardan çıkarılmamalıdır. Çocuğun oraya nasıl geldiğiyle, terk edilişi gibi sebeplerine bakmadan, çocuğun doğumdan 3 yıla kadar olan kişilik oluşum faktörlerini göz önünde bulundurmak gerekir. 

Çocuk dışarı dünyaya yanıt vermek için henüz hazır olmayabiliyor. Bu durumda çocuğun hiç anne veya baba sevgisi görmediği göz önünde bulundurulmalıdır. Çocuk her anında bu boşluğu dolduracağı, sosyalleşeceği yollar aramaktadır. Bebeğin hayatında, tam teşekkürlü bir hayata sahip olmaması ya da ebeveynlerin madde bağımlılıklarıyla bağlantısı olması durumunda koruma altına alındığı görülmektedir.  Çocuğun annesini hala seviyor ve bırakmak istememe durumları da söz konusu olabilmektedir. Çocuklar açısından annesiz kalmaktansa, en kötü annenin bile sevilen bir insan olduğu unutulmamalı ve bu sürecin zorlu bir süreç olduğu akıllardan çıkarılmamalıdır. Bu nedenle aileden kopmak, bebek için büyük bir stres haline gelir. Bu tarz çocuklarla başta psikolog desteğinin yoğun olması gerekmektedir.

3 YAŞINDAN SONRA EBEVEYNİ OLMAYAN ÇOCUKLAR

Bu yaş grubunun uyum süreci daha zorlu bir haldedir. Çocuk, belirli bir davranışı, ifadeleri, onun için genel kabul görmüş anlayışta bir aileden yoksun olduğunu anlamaya başlamaktadır. 3 yaşına erişmiş çocuklarda bilinçaltı bir ebeveyn arama durumuna girmektedir. Bu durum açıkça kendini belli etmektedir. Kısacası onların gözünde her endişe eden, koruyan ve kollayan insan ebeveyn olma özelliği taşır. Gelecekte desteğini alabileceği ve korumasını yapacağı algısı oluşur. Bununla birlikte bir çok etik davranışı olmayan annelerin çocuklarında, alışagelmiş doğal süreçte hırsızlık yaptığı, kötü kelimeler kullandığı da görülmektedir. 3 yaşa kadar oluşan kimlikle birlikte değişimi daha zor olduğu için, koruyucu ve sahiplenici ailelerin çok daha sabırlı ve bilgiyle, psikolog yardımıyla hareket etmeleri gerekmektedir.

EVLAT EDİNİLEN ÇOCUKLA İLK TANIŞMA

En önemli faktörün yaş skalası olduğu unutulmamalıdır. İlerideki kızı veya oğluyla tanışan ailelerin bu düşünceye sahip şekilde yaklaşması gerekmektedir. Her şey çocuğun yaşına bağlıdır ve buna uygun hazırlık yapması gerekmektedir. Psikologlar tarafından ilk tanışma anında ebeveynlerin doğru davranış sergilemesi için dikkat etmesi gereken noktalar kesin çizgilerle belirlenmiştir. 

1- DIŞ GÖRÜNÜŞ

3 yaş altı bir çocukla görüşme sağlanacaksa minimum takı, parfümsüz, ve renksiz kıyafetler giyilmelidir. Çünkü çocuğun korkmaması için orada çalışan insanların standardında kendini güvende hissedebileceğinin işareti verilmelidir. Bu yüzden çalışanların sürekli beyaz önlüklerle dolaştığı bir dünyaya rengarenk bir insanın girmesi onu ürkütmeye yetebilmektedir. 

2- TANIŞMANIN DOĞRU YOLU

Çocuğu yetimhaneden korkutmamak için, doğru adımlar atılması gerekmektedir. Her iki muhatap içinde standart basit konuşmalar yapılmalıdır. Oldukça sıradan yapılan konuşmalar neticesinde, bir çok ailenin koşarak sarıldığı görüldüğünde çocuğun korktuğu fark edilmiştir. Her çocuk anne baba ister ama bir anda gelen insan onun için sokaktaki amca veya teyzeden farkının olmadığı idrak edilmelidir. Çocuğa alışması için zaman verilmelidir. Bununla birlikte tanışma aşamasında absürt heyecanlı, gergin, sinirli gibi uçuk duygulardan arınmak gerekmektedir. 

Ayrıca müdür ofisi odasında tanışma hem emir kipi barındırır hem de çocuğa gerginlik kazandırır. Doğru tanışma ortamı ise yürüyüş yolu, oyun odası, yatak odası gibi mekanlardır.

3- BABA ADAYLARI PASİF KALMALIDIR

Yetimhanede bir çok kadının görev aldığını unutmadan, erkek birinin varlığının yabancı bir nesne olarak algılandığı psikologlar tarafından altı çizilmiş gerçekler arasındadır. Dolayısıyla aktif bir konuşma ve sürekli bir hareket içerisinde baba adaylarının olmaması önerilmektedir. Sizi süzmesi, idrak etmesi ve alışması için zamana ihtiyaç var.

4- SÜRPRİZ HEDİYELER

Küçük ama mutlu edici şeyleri çantanıza koymanızda fayda olacaktır. Çocuğun merak içgüdüsü çantaya yoğunlaşacaktır ve içerisindeki şeyin kendisinin olmasını beklemesi normaldir. Tam ailelerden gelen çocukların bile merak edip karıştırdığı çantalarda, kaybettiğinizde üzülmemeniz gereken şeylerin olmasında fayda olacaktır.

Sadece bir çocuğu görmeye gittiğinizi ve büyük büyük hediyelerle çocuğu karşıladığınızda, o çocuğun tekrar arkadaşlarının yanına döneceğini unutmayın. Çocukların arasında bu tarz kıskançlık krizleri, agresiflik ve kavga çatışmaları olabilmektedir. Bu sebeple hediyelerini minimal dozlarda, küçük tutmaya çalışın.

5- SORULAN SORULARA DOĞRU CEVAPLAR

Çocuğun sorduğu sorulara net ve anlaşılır, doğru yanıtlar vermek önemlidir. Bir yandan flört edebileceği algısını unutmadan ve çocuğa gereksiz ümit vermeden yanıtlanmalıdır. Psikologlar bazen iki kez umutlanan ve hayal kırıklığına uğrayan çocukların daha ağır tramvatik sorunlar yaşadığını ortaya koymuştur. Bu konuda görüşme öncesi çocuğu tanıyan ve bilen bir doktor ya da öğretmenle konuşmak ve bilgi almak faydalı olacaktır.